İsrail’in savaş suçlarını belgeleyen AA fotoğrafları ve “Kanıt” kitabı, İngiltere’de soruşturmalarda delil olacak

Anadolu Ajansının (AA) İsrail’in Gazze’de beyaz fosfor kullandığını kanıtlayan fotoğrafları ve İsrail’in savaş suçlarına ilişkin belge niteliğindeki bu fotoğrafların yer aldığı “Kanıt” kitabı ile AA foto muhabiri Mustafa Haruf’un işgal altındaki Doğu Kudüs’te görevi sırasında İsrail güçleri tarafından darbedildiğine ilişkin görüntüler, İngiltere’de yürütülen savaş suçları soruşturmalarına ve dünyanın dört bir yanındaki bağımsız dava dosyalarına delil olarak sunulacak.

Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) ile işbirliği yapan İngiliz polis teşkilatının (Scotland Yard) savaş suçları birimi, İsrail’in Gazze’de savaş suçu işlediğine dair sunulan delilleri inceleyerek UCM’de devam eden soruşturmayla ilgili olduğunu değerlendirdiği her türlü bilgiyi mahkemeye iletiyor.

Bu bağlamda, İngiltere merkezli “Uluslararası Filistinliler için Adalet Merkezi (ICJP)” adlı bağımsız kuruluş, İngiliz polis teşkilatıyla resmi bir kanal oluşturarak savaş suçlarına dair kanıtları toplayıp polis teşkilatına sunuyor.

AA Londra muhabiri, AA’nın İsrail’in Gazze’de beyaz fosfor bombası kullandığına dair fotoğrafları ve AA foto muhabiri Haruf’un işgal altındaki Doğu Kudüs’te görevi sırasında İsrail güçleri tarafından darbedildiği görüntüleri basılı ve dijital formatta ICJP Direktörü Uluslararası Avukat Tayab Ali’ye teslim etti.

İsrail’in Gazze’de beyaz fosfor kullandığını kanıtlayan AA fotoğraflarını ve “Kanıt” isimli kitabı ICJP’nin ofisinde inceleyen Ali, İsrail’in savaş suçlarını soruşturmak amacıyla başlatılan süreçleri, AA muhabirine değerlendirdi.

Ali, AA’nın fotoğraf ve görüntülerinin yanı sıra İsrail’in Gazze’de işlediği suçları tüm açıklığıyla ortaya koyan ve temel delil niteliğinde olan görsellerin kitaplaştırıldığı “Kanıt” isimli yayınını da İngiliz polis teşkilatıyla yürüttükleri işbirliği kapsamında soruşturma süreçlerine dahil edeceklerini aktardı.

AA’nın fotoğrafları çok sayıda soruşturmaya dahil edilecek

IJCP Direktörü Ali, Gazze’de İsrail tarafından işlenen savaş suçlarıyla ilgili soruşturma başlattıklarını, bunun çok çalışma gerektiren, adli açıdan itina isteyen bir süreç olduğunu belirterek bu süreçte topladıkları delilleri, resmi bir kanal aracılığıyla İngiliz polis teşkilatına sunduklarını anlattı.

Ali, “Bu, sadece belgeleri alıp ‘Bu şu anlama geliyor, bu da bu anlama geliyor.’ demek değil, yapbozun pek çok küçük parçasından bir resim oluşturmaktır.” ifadelerini kullandı.

İsrail’in Gazze’de beyaz fosfor bombası kullandığına ilişkin bölgeden gelen doktorların getirdiği kanıtları bu soruşturma sürecine dahil ettiklerini belirten Ali, AA’nın kendilerine sunduğu İsrail’in savaş suçlarını kanıtlayan fotoğraflarının da bu sürece dahil edilmesinin çok önemli olduğunu dile getirdi.

AA’nın, İsrail’in Gazze’de beyaz fosfor bombası kullandığını gösteren fotoğraflarını inceleyen Ali, şu ifadeleri kullandı:

“Bana sağladığınız kanıtlar çok çok önemli. Resmin tamamını görmek için bu parçayı yapboza ekleyeceğiz ve bunu çeşitli şekillerde kullanacağız. Burada, İngiltere’de Scotland Yard’a (İngiliz polis teşkilatı) sunmak için kullanacağız, Uluslararası Ceza Mahkemesine sunmak için kullanacağız, soruşturmaları yürütebilmeleri ve uluslararası hukuku ihlal etmesi halinde bu eylemden sorumlu olan kişileri potansiyel olarak yargılayabilmeleri için dünyanın dört bir yanındaki kolluk kuvvetlerine vermek üzere bağımsız dava dosyaları hazırlayacağız.”

“İsrail’e silah tedarik edenler, uluslararası hukuka karşı çok ciddi yükümlülük altındadır”

Ali, İsrail’in Gazze’de savaş suçu işlediğine dair başlattıkları soruşturmanın önemli bir başka boyutunun da olduğunu işaret ederek “Bunun, savaş suçu olduğunu düşünseniz de düşünmeseniz de İsrail’in, savaş suçu işlendiğine dair önemli riskin bulunduğu bir eylem gerçekleştirdiği artık oldukça net.” dedi.

Uluslararası avukat Tayab Ali, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu nedenle silah üreticileri ve tedarikçileri ile İsrail’e silah tedarik eden devletler, bu silahları suç teşkil eden bir eylemde kullanması muhtemel bir devlete tedarik etmediklerinden emin olmak konusunda uluslararası hukuka karşı çok ciddi yükümlülük altındadırlar. Bu nedenle soruşturmamın bir kısmı da bu durumda geriye doğru olacak. Bununla kastettiğim şey, bu silahların kaynağını, nerede yapıldığını, kim tarafından yapıldığını, İsrail’in bunları ne zaman aldığını, hangi şirketlerin bunları sağladığını, hangi şirket yöneticilerinin bunların İsrail’e tedarik edilmesinde kontrol sahibi olduğunu bilmekle çok ilgileniyorum. Bu gerçekten önemli çünkü bu kişiler ve şirketler için cezai sorumluluk söz konusu ve uluslararası hukuk da bunu gerektiriyor. Örneğin bu silahların savaş suçları için kullanılma ihtimalinin olduğunu bilerek İsrail’e bu silahları tedarik etmişlerse UCM’nin 25. maddesi uyarınca suç ortaklığı, yardım ve yataklık ya da başka herhangi bir şekilde savaş suçuna yardımcı olma suçu söz konusudur. Bu da soruşturmanın gerçekten önemli bir parçasıdır.”

“(AA fotoğrafları) Bunlar fevkalade materyaller”

Ali, “İlk adım olarak bu kanıtları İngiliz polis teşkilatı soruşturmasına dahil etmeyi düşünüyor musunuz?” sorusuna, “Bu sorunun cevabı kesinlikle evet. Bu kanıtlar çok değerli.” yanıtını verdi.

AA’nın fotoğraflarının çok önemli olduğunu ve bunları uzmanlarla analiz edeceklerini kaydeden Ali, “Savaş suçları soruşturmamızın bir parçası olacağı neredeyse kesin. Bunlar fevkalade materyaller. Bunu yakalamış olmanız inanılmaz. Bu, gazetecilerin işlerini bağımsız ve düzgün şekilde yapmalarının önemini gösteriyor ve bunlar, soruşturmamızın çok değerli bir parçası olacak.” dedi.

Tayab Ali, AA’nın sunduğu tüm kanıtları İngiliz polisine teslim edeceklerinin altını çizerek “Yapacağımız şey, bize sağladığınız materyalleri, bu fotoğrafları ve kitabı, soruşturmalarının bir parçası olarak değerlendirmeleri için İngiliz polis teşkilatına vermek olacaktır.” diye konuştu.

“UCM gerekeni yapmazsa, fiilen Batılı devletlerin emperyalist aracı haline gelecektir”

ICJP Direktörü Ali, “UCM’nin Gazze’deki savaş suçları nedeniyle İsrail’i yargılamaması halinde, bunun uluslararası hukuk açısından ne anlama geleceği” sorusuna, “Bu benim için UCM’nin tamamen işlevsiz hale geleceği anlamına geliyor. Eğer İsrail ve Filistin gibi bir ülkede yapması gerekeni yapmazsa, ABD, İngiltere ve Avrupa’nın İsrail’in müttefikleri olduğu ve İsrail’in eylemlerini bir dereceye kadar desteklediği çok açıkken, UCM fiilen bu Batılı devletlerin emperyalist aracı haline gelecektir.” yanıtını verdi.

UCM’nin kuruluşunun bu şekilde tasarlanmadığının altını çizen Ali, “UCM, savaş suçlularını sorumlu tutmak için korkmadan ve kayırmadan hareket eden bağımsız bir hakem olarak tasarlanmıştır. Benim görüşüme göre, eğer İsraillileri bu bölgedeki savaş suçlarından sorumlu tutmayı başaramazsa, o zaman UCM bu mevcut çatışma için önemsiz hale gelir.” dedi.

Ali, UCM’nin kuruluş amacına uygun hareket etmesi gerektiğine işaret ederek “Beni endişelendiren şey, UCM’nin yapması gerekeni yapmaması ve İsrail’in Gazze’de işlediği iddia edilen savaş suçlarıyla ilgili olarak Ukrayna için yaptığını yapmaması.” değerlendirmesinde bulundu.

“AA’nın ‘Kanıt’ isimli kitabı gerçekten çok önemli”

Tayab Ali, AA’nın İsrail’in Gazze’de işlediği suçları tüm açıklığıyla ortaya koyan ve temel delil niteliğinde olan görsellerin yer aldığı “Kanıt” isimli kitabı da inceledi.

Ali, “(Kanıt kitabındaki) Bu fotoğraflarla ilgili önemli olan şey, fotoğrafı çeken gazetecinin isminin ve fotoğrafların tarihinin olması. Bu gerçekten önemli bir kanıt. Bu çalışma (kitap) gerçekten çok önemli çünkü olayların zaman çizelgesinde bir resim oluşturmama yardımcı olacak. Belirli olayların nerede gerçekleştiğini ortaya koymama yardımcı olacak. Bu çok önemli.” dedi.

Kitaptaki fotoğraf karelerini inceleyen Ali, İsrail’in bombaladığı Al Nuseirat fırınına ait fotoğrafa işaret ederek “Bu da incelediğimiz iddialardan biri; İsrail’in sadece askeri personeli hedef almakla kalmadığı, aynı zamanda gıda altyapısını da hedef aldığıdır. Bu fotoğrafta, bombalanan Al Nuseirat fırını var.” ifadelerini kullandı.

Bu fotoğraf karesinin çok önemli olduğunu, İsrail’in sivil yaşam için önemli olan nesneleri ve yerleri hedef aldığını gösterdiğini söyleyen Ali, bunun “savaş suçu” olduğunu kaydetti.

“AA foto muhabirine yapılan, çok açık bir şekilde zorbalık ve saldırıydı”

Tayab Ali, AA foto muhabiri Haruf’un darbedildiği görüntüleri de izledi ve “Görüntülerde, bir gazetecinin işini yaptığı için baskıya uğramasına benzeyen bir şey gördüm ve o (Haruf), askerler tarafından tutuklanmadı ya da gözaltına alınmadı. Askerler tarafından dövüldü.” ifadelerini kullandı.

Kolluk kuvveti, polis ya da askerin tatbikat yaparken, bir bireyin yanlış bir şey yaptığını düşündüğünde, o bireyi gözaltına alıp, yasal sürece tabi tutması gerektiğini anlatan Ali, şunları söyledi:

“Ekranda gördüğüm şey ise çok açık bir şekilde bu değildi. Çok açık bir şekilde bir zorbalıktı ve saldırıydı. Bana göre bu, bir saldırı vakasının ilk bakışta açık bir kanıtıdır. (Haruf’a yapılan) Bu saldırıyla ilgili bana kanıt sunması için gazeteci olan herkese ulaştım. Birisi, gazeteciyle ve sizinle bizi temasa geçirdi ve bunun için gerçekten minnettarım.”

Bir yanıt yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir